Perşembe, Ocak 05, 2012

Alıntılar (Polatlı Günlükleri II)


Aklıma gelen şarkı sözlerini ya da şiirleri not ediyorum bazen, eğer o an içinde bulunduğum durumu güzel analtıyorlarsa, vaktim oldukça -internet kafeye gidilebilecek olan bir vakitten bahsediyorum- bunları buraya da not edeceğim. Kendi yazdıklarımı ettiğim gibi.


"geçtiğimiz yolları arıyor gözüm yine,
sanırım şehir uzakta kalıyor" (4.1.12)
Bu şarkının her cümlesi farklı zamanlarda daha da anlamlı geliyor insana, iyi şarkı böyle bir şey demek ki.


"zülüf dökülmüş yüze
kaşlar yakışmış göze
usandım bu canımdan
derdimle geze geze
gün doğdu aştı böyle
gönlümüz coştu böyle
sen orada ben burda
ömrümüz geçti böyle
bu ellerde gez gayrı
katip ol da yaz gayrı
bir kazma al bir kürek
mezarımı kaz gayrı" (25.12.11)
Neşet Ertaş denince başka pek bir şey demeye gerek yok sanırım.


"sana yazdıklarım,
seni düşünmemin hâlâ bir adım gerisinde.
üstümde açılan bir paraşüt gibi ama,
daha yavaş düşmemi sağlıyor yere" (18.12.11)
En sevdiğim şair Levent Bey'den bir kuple, kendim besteledim diye demiyorum ama bestesi de hiç fena değil hani.


Ufak bir diz probleminden ötürü hastaneye geldim, servis beklerken artan vakitte bunları buraya not düştüm, yoksa efendim ne rahat askerlikmiş, her gün internetteymiş, yok öyle bir dünya. Gün Kut Hoca'mızın da sık sık belirttiği üzre "there is no heaven on earth" diye de bunu İngilizce'ye çevirebiliriz.

Hiç yorum yok: