"Buluştuğumuz anın üzerinde bir yıldız parlıyor derdim şayet hava bu denli bulutlu olmasaydı." dedi genç, ne zamandır görmediği dostunu uzakta görünce, buluşmaları kallavi sohbetlerle geçerdi genelde, konu nerden açılır nerden kapanır kimse hesabını tutmazdı bunların. Yanında porselen bardakta sunulmasa da çay, kahve olurdu bu sohbetlerin, belki biraz karanfil tüttürülürdü. Yürüyüşler de olurdu ara ara, uzun tırmanışlar da, düşüşler olmasa da pek, belirsizlikler olurdu ne yazık ki bazı bazı. En yükseğe çıkıldı. Aure Entuluva dedi genç, anlayan insanlarla iyi anladıkları konuyu konuşmak pek keyifliydi. Hoş karşıdaki bir çok konuya da hakimdi. Zaten aslına bakarsan genç konuştuğu dilin aksanını, vurgusunu iyi yapmadığı hissine kapıldı. Hep üzerinde o ufak nokta olan e harfi bu hissi uyandırırdı onda. Yanlış okuyorum hissini. Gençliğinden beri o Prens' e özenirdi, kuğu kanatları taşıyan miğferleri olsun; kibarlıkta ve savaşta karşı konulamaz olsun isterdi. Neticede gitmeyeli de çok olmuştu Prens' in ülkesindeki sahillere, limalara. Tuzlu suyun kokusunu ciğerlerine ilk çektiği günler geldi aklına, ondan sonra ne zaman azcık uzaklaşsa bu engin denizlerden, bir korku, bir kaybolmuşluk hissi dolardı içine. Engin denizlerin hayalini kurarken, genişçe bir akarsuya bakmak keyif verir miydi. Dostu kapatabilmişti bugün o açığı, peki ya yarın. "Bakarız." dedi içinden, kafasının içinden geçti yine sevdiği şarkı mırıl mırıl. Yavaştan farketti ki şarkı kafasının içinde değil de eski bir pikaptan çalıyormuşçasına teypten çalınıyordu.* Serenity
NOT : İki fotoğraf da bugün çekildi, alttaki için elde var iki diyorum.
NOT : İki fotoğraf da bugün çekildi, alttaki için elde var iki diyorum.
10 yorum:
* korkmayın tarzımı değiştirmedim bu seferlik böyle denk geldi !
hahahah, alpay erdem oldu adalet ağaoğlu. bırak olm şu tk kitabını artık... nihohahıha...
Alpay Erdem senin tarzını çalmıştır:))Fotoğrafları pek bi beğendim:)
troy : okulda bir görüşmek dileğyile =)
hanife : ehehe onların hikayelerei ayrı olcak =)
haha troy un komente mahallecek güldük
Na 'Aear, na 'Aear! Mýl 'lain nallol,
I sûl ribiel a i falf 'loss reviol.
Na annûn hae, ias Anor dannol.
Cair vith, cair vith, lastal hain canel,
Lamath in-gwaithen i gwennin no nin?
Gwannathon, gwannathon taur i onnant nin;
an midui orath vín a dennin inath vín.
Trevedithon 'aear land erui ciriel.
Falvath enainn bo Mathedfalas dannol,
Lamath vilui vi Tol Gwannen cannen,
Vi Tol Ereb, ned Bar-in-Edhil i Edain ú-gennir,
Ias lais ú-dhannar: dôr en-gwaith nín an-uir!»
A linniel hen Legolas gwannant dadbenn en amon.
(To [the] Sea, to [the] Sea! Gulls white [are] crying,
The wind [is] blowing and the foam white [is] flying,
To West far, in-which Sun [is] falling.
Ship grey, ship grey, do-you-hear them calling,
Voices of my-people that passed before me?
I-will-leave, I-will-leave forest that bore me;
for last days ours and falling years ours.
I-will-traverse Sea wide lonely sailing.
Waves [are] long [pl.] on Last Shore falling,
Voices [are] sweet in Isle Lost calling
In Lonely Island, in Elvenhome that Men did-not-see,
In-which leaves fall-not: land of people mine for-ever!»
And singing this Legolas went-away downwards of [the] hill.)
dipnot : Polonyalı'dan korkacaksın arkadaş. Kitabı elfçeye çeviriyorlar o derece.
ilk fotoğraf hakkaten sükûneti anlatıyor.bir de kuş cıvıldasa arka planda, oh değme kyfime :)
elsa : şebek zaten kendisi.
Anglachel :
Denize, Denize! Çığlık çığlığa ak martılar,
Uçuşuyor ak köpükler, esiyor rüzgar.
Batıda, uzaklarda batıda, yusyuvarlak güneş batıyor.
Gri gemi, gri gemi, duyuyor musun seslenişlerini
Benden önce oraya giden halkımın sesini!
Terk edeceğim ormanları, onlardı doğuran beni;
Çünkü günlerimiz bitiyor, eriyor yıllarımız sona.
Geçeceğim engin suları yelken açıp tek başıma.
Upuzun dalgalar vuruyor Son Sahil'e
Kayıp Ada çağırıyor beni tatlı seslerle,
Kimsenin bulamayacağı Eressëa'dan, Elfyurdu'ndan
Yaprakların hiç dökülmediği halkımın ebedi diyarından.
Ve böyle söyleyerek şarkısını, tepeden aşağı indi Legolas.
*beklediğim buydu
eysean : polifonik kuş cıvıltısı için ppuşk yazın 4567 ye kısa mesaj gönderin *45 kontör*
yandaki gondor flamasının işlevini soracağım günlerdir güya.. alakasız olacak diye sustum, pustum, tıstım sonra. tam da postu gelmiş, iyi olmuş.
indis : hizmetinde olduğumu belirtir.
Yorum Gönder