İlk Not : Dün annemin doğum günüydü, kendinisini en içten dileklerimle kutluyorum bilmiyorum bu satırları ne zaman okur ama tüm anneler federasyonunu da saygıyla selamlıyorum. Anneler olmasa biz bir hiçiz.
Her zaman çok içime oturmuş bir olayı paylaşmak istiyorum. Şimdi yağmurlu hava, hazırlıksız yakalandık, ne yapacağız hemen bir tente olsun, saçak olsun, çıkıntılı ön cephe olsun bir yerin altına sığınacağız. Sonra çıkmak gerekecek tabi tüm gün orda kalınmaz, tam yağmur bitmiş diyelim, o kuru kalmanın verdiği gurur ile adımımızı saçağın sınırından dışarı atacakken, tam o saçak, tente ya da cephenin kenarında birikmiş sular, armut büyüklüğünde bir damla oluşturup beyne taş atılmışçasına düşmez mi ya, işte ben o an hayattan soğurum, sersemlerim. O kadar kuru kal sonra el bombası kadar bir su damlası içinde boğul, bir de o damlanın parçacıkları alından, kulaktan, yer yer burundan, enseden süzülmez mi. Ah ah! İçim sıkıldı samimi diyorum.
Bir de az önce yaşadığımız bir şery girdiğimiz dükkanda yer arıyorduk üç kişi oturacak, yoktu da sonra bir adam vardı tek kişi oturuyordu 4 kişilik yerde, adam kalktı bize yer verdi sağolsun ama suratındaki ifade "tamam tamam hadi geç bu seferlik hadi tamam affetttim, ya geç tamam oooof" ifadesiydi bilmem analtabildim mi. Ensteresan oldu.
Pek değerli bir dostumuz var uzaklarda, duyduk ki oralarda biraz "gülmeyi unutmuş", yeni başlangıçlarının kahkahalarına vesile olmasını diliyorum. Bize okudukça bir tanıdıklık hissedip gülümsemek de yeter, saygılar sevgiler: ...yolboyu kadar...
Her zaman çok içime oturmuş bir olayı paylaşmak istiyorum. Şimdi yağmurlu hava, hazırlıksız yakalandık, ne yapacağız hemen bir tente olsun, saçak olsun, çıkıntılı ön cephe olsun bir yerin altına sığınacağız. Sonra çıkmak gerekecek tabi tüm gün orda kalınmaz, tam yağmur bitmiş diyelim, o kuru kalmanın verdiği gurur ile adımımızı saçağın sınırından dışarı atacakken, tam o saçak, tente ya da cephenin kenarında birikmiş sular, armut büyüklüğünde bir damla oluşturup beyne taş atılmışçasına düşmez mi ya, işte ben o an hayattan soğurum, sersemlerim. O kadar kuru kal sonra el bombası kadar bir su damlası içinde boğul, bir de o damlanın parçacıkları alından, kulaktan, yer yer burundan, enseden süzülmez mi. Ah ah! İçim sıkıldı samimi diyorum.
Bir de az önce yaşadığımız bir şery girdiğimiz dükkanda yer arıyorduk üç kişi oturacak, yoktu da sonra bir adam vardı tek kişi oturuyordu 4 kişilik yerde, adam kalktı bize yer verdi sağolsun ama suratındaki ifade "tamam tamam hadi geç bu seferlik hadi tamam affetttim, ya geç tamam oooof" ifadesiydi bilmem analtabildim mi. Ensteresan oldu.
Pek değerli bir dostumuz var uzaklarda, duyduk ki oralarda biraz "gülmeyi unutmuş", yeni başlangıçlarının kahkahalarına vesile olmasını diliyorum. Bize okudukça bir tanıdıklık hissedip gülümsemek de yeter, saygılar sevgiler: ...yolboyu kadar...
* Perkele de Fince öğrendiğim ilk kelimelerden birisi dur bakalım şaşıracaklar mı.
4 yorum:
yahu annelerimizin doğumgünü aynı mı yani?
kutlu olsun onunki de, saygılar bizden!:)
bir gün farklı, özenti olmasın diye yazı yazamadım o yüzden !
anne candır ! bu arada yazıyı bitirdiğim anda yorum bıraktınız beni benden aldınız !
annenizin doğum günü kutlu oslun efendim:)
nurten teyzenin ve bütün annelerin doğum günü kutlu olsun.
perkele emir(senin) kipinde mi, yani "yerleri hızlıca perkele" gibi ;p
Yorum Gönder