Perşembe, Mart 24, 2011

Kelebek


Eve geldim, yemek yedim, azıcık hızlıca yedim ki berber kapanmadan yetişebileyim. Keza saçlar dökülüm yapıyor, kısa kestirsen ayrı dert, uzasa ayrı. Neyse arabayla çıktım, dükkan çok yakın zaten, kapanmadan yetişeyim diye. Berberin yan apartmanının önüne koydum arabayı, bu da Kalamış sahil yolundan Cadde'ye çıkan yol oluyor. Neyse berbere girdim, Bekir Bey ile dünya ve Türkiye politikası konuştuk, bu arada siyaset konuşmayı özlemişim ve berberlik ile taksicilik bu alanda en müthiş konuşmaların yapılabileceği mesleklerdir. Neyse ayrıldım dükkandan, arabaya bindim, bir saçmalık var kapıyı açınca ışık yanmadı, motoru çalıştırınca da farlar yanmadı. Ne oluyor diye elimle yukarıdaki lambayı yaktım ki direksiyonun ortasındaki hava yastığının olmadığını gördüm. Yok artık diye kafayı çevirdim ve sağ arkadaki kelebek camın da indirilmiş olduğunu gördüm. Yes diyerek indim arabadan, etrafında bir tur attım, civardaki arabalara baktım, tam arkamda park etmiş olan da aynı kaderi paylaşıyordu benimle. Ama onun direksiyonu sağlam, bagajı açılmış gibiydi. Neyse 155 arandı, bir buçuk dakika olmadan ekipler geldi bir kaç oto. Olayın 10 dakika içinde olduğunu duyunca biri hariç diğerleri civara dağıldı. Benim de arabayı incelediler bir süre sonra. En çılgıncası bu sırada oldu, telefonum çaldı. Ekranda Polis Memuru Halil yazıyordu. Yok artık diye açtım, Kadıköy'e davet etti beni amirim, şayet araba çalışır durumdaysa gel, burada tutanak tutup inceleyelim dedi. Bindim arabaya, farları yakamadım bir süre, silecekler çalışıyor falan, sonra anladım ki direksiyonu panele bağlayan bölme 180 derece kanırtılmak suretiyle çevrilmiş, o yüzden far ve silecek kollarının yeri ve yönü değişmiş. Araba efil efil, dörtlüler ve sarı dolmuş tarzı iç lambam açık Kadıköy'e geldim, yolda hâlâ Onor Bumbum dinlemem de cabası. Sonra araçta parmak izi araması yapıldı, ifade alındı, tabi ki her devlet dairesinin vazgeçilmezi hemşehri memur ile tanışıldı derken bir kaç saat de telef oldu. Efil efil döndük. Saçları kestirelim derken, airbag'den olmak diye bir atasözü ürettim bu akşam. Nesiller boyunca kullanın emi. Halbuki not defterim dolup taşmıştı buraya yazacaklarımla ilgili. Neye niyet neye kısmet demiş kuşaklar önce bir ata. Feneryolu'ndan bildirdim.

2 yorum:

gürültü dedi ki...

aaa ne ara nasıl! geçmiş olsun çok çok

suleymanveben dedi ki...

Montreal'den Merhaba Emir Bey,

Nasilsiniz?

Biz bugun Montreal'de - Elma Dukkani'da = Apple Store :)

Yazi baslik anladim; Butterfly..

Simdi hoscakal, take care,

Suleyman.