Pazartesi, Ocak 04, 2021

2020'nin Ardından

Yıllık değerlendirme yazısı yazmak blogger olmanın şanındandır diyor, 2021 yılının ilk yazısını 2020'deki şahsi deneyimlerim üzerine bir denemeye ayırıyorum.


Önce olumsuzdan başlayalım:

Geçtiğimiz yıl yapmaya çok heves edip de salgın sağ olsun yapamadığım en önemli şey ilk resmi kısa çalar albümümü yayınlamaktı. Hatta bunla ilgili planlamaları yapmış tam uygulamaya geçecektik ki Korona hayatımıza girdi; benim İstanbul'a gidiş gelişlerim çok  azaldı, stüdyo, kayıt, kapalı bir ortamda maskesiz şarkı söyleme, başkalarıyla birlikte bir şeyler üretme hayali de belki bu yıla, belki biraz daha ileri bir zamana kaldı. Hoş şarkılarını on on beş yıldır kaydetmeyen ve artık bu "hayalet şarkıcı" imajından içten içe hoşlanmaya başlayan bir insan olarak resmi yayınsız bir süre daha yola devam etme durumu çok dert değil ama yine de hayal etmişken başlayamamak biraz heves kırıcı oldu. Ne yapalım, en kötü ukdemiz böyle olsun. Bu hastalık, parasızlık, hukuksuzluk, akılsızlık silsilesi içinde geçen yılı büyük bir kayıp yaşamadan sağ salim atlatmak bile büyük başarıydı, darısı bu yılın ve memleketimizde yaşayacağımız giderek sertleşen her yeni yılın başına.

Şimdi de olumlulara veya benim olumlu gördüklerime geçelim:

Önce evden çalışma, bir süre sonra da kısa zamanlı çalışmanın hayatımıza girmesiyle (benim örneğimde haftada üç gün çalışmak) uzun yıllardır olmadığı kadar kendime ve yapmak isteyip de yapamadıklarıma vakit ayırabildiğim bir yıl oldu 2020. Tabii bunda doğru düzgün dışarı çıkamama, sosyalleşememe ve zamanımızı kısıtlı sayıda insanla genellikle de sadece evde geçirmemizin payı büyük.

Bol bol kitap okudum, özellikle iş yoğunluğu ve seyahat düzenim okuma alışkanlığımı kötü etkiler olmuştu, bu ev süreci, öncesindeki dönemi telafi etme fırsatı sundu bana. Kendimi ve çevremi daha çok okumaya teşvik etmek için okuduklarımın çoğunu Instagram'da da paylaştım hatta. Okumaya devam ederim ama bu paylaşımlara devam eder miyim bilmiyorum, birlikte göreceğiz.

Bol bol bisiklete bindim bir de bu yıl. Özellikle eve kapandığımız ilk süreçte böyle bir hareket lüksü (Antalya'da yaşamamız sağ olsun) bana çok iyi geldi. Hatta Merve ile de bisiklete bindik beraber bu yıl ilk kez. Sonunda bacanağım Hartwig'in bana emanet ettiği bisikleti içime sinen bir bakıma sokabildim. Neredeyse beş tamirci gezip nice kazık yedikten sonra tabii. Yine de tahminlerime göre 1000-1500 kilometre bisiklet sürmüşümdür bu yıl. 2021'de de her fırsatta bisiklete devam etmek istiyorum, yeni yılın ilk sürüşünü bugün yaptım bile. Üstüne denize de girdim, artık çok paylaşmasam da nerdeyse her güneşli gün deniz girmeye devam ettim geçen yıl.

Çok müzik dinledim, dinlediğim çoğu müziği Karşı Müzik için dinledim, müthiş işlere de denk geldim dinlediklerim arasında. Karşı Müzik'i de elimden geldiğince canlı tuttum ve bununla gurur duyuyorum. Bir de şu trtdinle.com sayesinde bol bol Radyo 3 dinledim evde, dinlemeye de devam ederim herhalde.

Sonunda yaptığım bir diğer şey ise Game of Thrones'u baştan sona izleyebilmek oldu bu yıl. Çok memnunum bundan. Merve ile başka diziler de izledik tabii. Modern Family'yi bitirdik mesela duygulana duygulana, sonra daha yeni Borgen'i bitirdik, kendimize acıyıp Danimarka siyasetinin naifliğine gülerek.

Merve ile hayatımızda hiç geçirmediğimiz kadar çok birlikte vakit geçirmiş olduk, çok da iyi oldu bu, ev arkadaşımı çok doğru seçmişim. Onun dışında bu yıl düzenli görüştüğümüz az ama öz isimler ise Fatma Annem, Ziya Babam ve Ilgın oldu.

Başka şeyler de oldu tabii 2020 boyunca ama bu yılı kafamda tarttığım zaman ve gelecekte buraya bakıp bu yılı hatırlamak istediğimde sanıyorum bu özet bana yeterli olur.

Son olarak ülkemin gidişatına baktığım zaman diyebilirim ki iğrenç bir tablo içinde yaşatıldığımız bir yılı daha geride bıraktık. Ne kadar uğraşsam da bu korkunç gerçeklerden kaçamıyorum, kulaklarımı tıkıyorum, gözümü kapıyorum ama yolsuzluklar, hırsızlıklar, ahlaksızlıklar, haksızlıklar yine bir delik bulup beynime işliyor. Çok zamandır her yaşadığımız yıl bir öncekini aratıyor memleketimizde, bu süreç dibe doğru daha böyle gidecek ta ki hep birlikte çakılına kadar, sonra tekrar seker yükselir miyiz, sanmıyorum artık. Konuşasım, yorum yapasım, doğruları anlatasım, umursayasım bile yok. Her neyse nelere alışmadık ki diyeyim tekrar. Tanrı sonumuzu hayır etsin.

Bu yıldan geriye kalan bazı kayıtlar:

Yağmurlar, İncelikler Yüzünden, Kimseye Anlatmadım, Kanatları Gümüş

Karşı Müzik'ten kıymetli birkaç içerik:

Karşı Müzik 2020 Değerlendirmesi Bölüm 1, Bölüm 2, Bölüm 3

Merve'den inciler:

Mimarlık 101 ve Mimar Merve Tosun Aksoy

En son ülkenin gidişatından bahsettim diye depresif bir ruh halindeyim sanmayın. Alıştım artık. Önemli olan giderek kararan bu günlerde kendime (ve yapabiliyorsam çevreme) bir şeyler katmak ve sevdiklerimle güzel zaman geçirebilmek. 2021'den ve muhtemelen gelecek diğer yıllardan bşaka bir beklentim, umudum yok. Herkese mutlu ve sağlıklı bir yeni yıl diliyorum.

Hiç yorum yok: