Pazar, Mart 25, 2007

Çok Müteşekkirim Çok

Üstünde bu amblem bu logo olan bir bilet geçtiyse elime bugün ve hayatımın en sevdiğim grubunun konserine gittiysem şayet, buna herşeyden önce Ulaş Bey, Sanem Hanım ve Aslı Hanım' ın bana acıyarak Pentagram konseri bileti alışları vesile olmuştur. Beni şoka sokan bu tavır beni hem mutlu etmiş, hem de çok mahcup hissettirmiştir bu şahıslara karşı. Pentagram benim için nedir onlara anlatabilsem belki tam olarak, onları sırtımda taşısam borcumu ödeyemeyeceğimi anlarlar belki birazcık. Allah Ulaş Bey, Aslı Hanım ve Sanem Hanım' dan razı olsun, tuttukları altın olsun, Allah gönüllerine göre versin, uzun ömürler yaşamak nasip etsin cümlelerine sevdikleriyle. Amiiin !
Konsere yalnız gidilmez psikolojisiyle önce Barış Bey' i sonra Melis Hanım' ı aradım ve aldığım olumsuz yanıtların üzerine, annemden gelen "ben Melis' e bilet ısmarlarım" teklifiyle beraber, annemin Melis Hanım' ı benden çok sevip sevmediğini sorguladım. Neticede 10 dakika içinde Üsküdar' da buluştuğumuz Melis Hanım ile 2 numaralı otobüse bindik. Türkiye' deki metal müziğin yirminci yılına doğru yola çıktık. Bu arada ilk kez ekşi sözlüğe bu kadar çok nefretle yaklaştım, ulan sen ne yaptın da bu adamlara dil uzatıyorsun dedirtecek milyonlarca yorum var Allah aşkına susun da adam sanalım bari sizi. Ya da gelin beni bulun oturup konuşalım biraz.
Pentagram' la ilgili o kadar çok şeyim var ki konuşacak, o kadar çok takdir edilesi yanı olan bir grup ki bu, o yüzden sürekli kontrolden çıkacakmışım gibi oluyorum. Bunlardan önce gider gitmez konser alanı içinde ve dışında "bu gençler nereye gidiyor" fikri geldi aklımıza, bir garip garip çorçocuk bir grup garip ne olduğu belirsiz grup tişörtleri içinde, gözlerinde kalemli erkekler mi dersin, pislikten ölen saçlar mı, on yaşında içilen sigaralar biralar, asiyiz biz diye etrafa durduk yere küfretmeler mi. Zira elimin kirlenmeyeceğini düşünsem ağzına çakasım gelen 3 - 4 velet vardı. Her neyse konser başladı, her şarkıda ayrı gaza geldim bizzat, lakin Unspoken albümünden hafif firelerim vardı, o kadar da olur yani tüm sözleri de nasıl ezberleyeyim ki. Herşeyden önce bir grup düşünün ki hem heavy metal yapıyor ki Türkiye' den bahsediyoruz, hem de 20 yıldır, sırf buralarda değil dünyada tanınıyor, kalitesiyle, karizmasıyla her gittiği yeri sallıyor. Bir solist düşünün ölesiye tenor! Bu belki size çok iddialı gelecek ama dinlediğimiz bir ton baba grubun solistlerinin ancak çığlık ve kafa sesiyle çıkabildikleri notalara Murat İlkan kendi öz sesiyle çıkıyor yahu. Bir alıcı gözüyle dinleyin albümlerini sadece Pentagram değil, Cem Köksal albümlerini de. Görün bir adam gibi ses nasıl olmalı! Metalcileri ezen zibidi blogger' a sesleniyorum burdan, Pentagram' dan öte bir grup dinlemedim bugüne kadar. Sonra bir gitarist düşünün ki böyle bizon gibi bir adam adı da Hakan Utangaç, çok sağlam çalar, hâlâ Black Magic' i de söyler -tıpkı bugün söylediği gibi- ve yıllar sonra Bir albümünde de Bu Alemi Gören Sensin' i söylemiştir. Helal olsun dedirtir, bu adam satanist galiba izlenimi yaratır. Sonra bir baterist düşünün, adı da Cenk Ünnü, böyle aile babası şirin bir esnaf adam, ama baterisini de hakkını vererek çalıyor, zira bugün dikkatle izledim, adam baya iyi yahu dedim sonra da bir de baterinin arkasını dolduruyor, üstelik Dark is the Sunlight' ın girişindeki ve ya Tigris' teki gibi sağlam aksak ritm atmak, eksik ölçülerle girebilmek her babayiğidin harcı değildir. Sonra bir bas gitarist düşünün ki, Türkiye' nin en büyük müzik adamlarından biri Tarkan Gözübüyük. Nerde iyi bir rock albümü varsa bu piyasada, bu adamın parmağı illa ki vardır. Yakışıklıdır da bu adam aslında. En son olarak da hayallerimin gitaristi Metin Türkcan' ı koyun sahneye, tek elle sololar atsın, ışık hızında zibidilikler yapsın, büyü yapar gibi davransın herkes deli sansın, şebeklik yapsın, çıplak çalsın, Pentagram' ı sağlamlaştırsın, Demircan' ı aratmasın. Konserden bahsedeyim biraz, Ogün Sanlısoy bile geldi bir ara çığlık atıp gitti, Hakan Bey' de söyledi paşalar gibi Black Magic' i, ben ona bağlı bir Rotten Dogs da beklemiştim kendisinden ama başka bir şeye bağladılar. Sonra bir ara "Lions in a Cage" girdi ki nakaratındaki yardımcı vokallerle efsaneleşir. En sevdiğim Pentagram şarkılarını da söylediler beni kırmayıp, gelen çoluk çocuğun ve bizim kalıbına güvendiğimiz bir grup deri ceketli eski metalci imajlı abinin de eşlik edemediği ve benim eşlik edip gururun zirvesine çıktığım şarkılardı bunlar. "Vita es Morte, Morte es Vita no difference the way is one, Life is Death, Death is Life, die, live and born" diye bağırdım boyna şarkı boyu, sonra yine bir Trail Blazer klasiği olan No One Wins The Fight çaldılar. Öyle güzeldir ki sözleri, fuck' lı maklı demem eşlik ederim 2. bölümüne. Tabiki her şarkısı bir ders niteliğinde olan ve bir öğretiymişçesine hayranlıkla dinlediğim tüm Anatolia albümü şarkıları. Nasıl bir albümdür bu 963746296 kez dinlerim de bıkmam gaza gelirim. Anatolia -ki gençken klipten korkardık-, 1000 in the Eastland, Dark is the Sunlight - ki sözleri beni benden alır, yine derinden eşlik edip gurur duymuşumdur- "save by save, day by day search for the reason, light by light, i slay my mind there's no solution, dark is the sunlight, we cast the right together,dark is the sunlight, or i'm blind forever, dark is the sunlight, we spent the light together, dark is the sunlight, or i'im blind forever", Gündüz Gece, G.S.T.K.P. ve sesimi yırtarcasına bağırışım detone oluşum yine de acımadan "Give me something to kill the pain, there is no tomorrow and no today, my soul is not for eternity and i know i will fade away in memories" diye uluyuşum. Keza Anatolia öyle, sanki Sertap Erener' im de Anatolia diye sopranoca uzatacabileceğim. Anatolia' dan son olarak Behind The Veil tabiki, en babalardan. Son albümden ise, herkesin eşlik ettiği üzere Bir, Şeytan Bunun Neresinde ve az eşlik görebilen Ölümlü. Ah bıraksanız her şarkıyı söyleyeceğim uzun uzun ama Pentagram için ne desem boş, efsane olalı çok oldu onlar. Nasıl Yüzüklerin Efendisi' nin üzerine dahasını katan bir kitap yoksa, Pentagram' ın üzerine dahasını yapan da yok benim için. Bu kadar.

"black shadows life behind the veil
who dares to change the life someday
all you need is sometime"

* Sahneye geri döndüklerinde Judas Priest çaldı adamlar yahu, daha ne olabilir yani daha ne olsun !

18 yorum:

Emir dedi ki...

pentagran süperdir bunu her türk bilir.ama oralarda bağırıp da sesini kıstırmasydın.perşembe soloya ben çıkmayacam.sen çıkıcan.sese dikkat.behind the veil en iyidir be.bide g.m.s.t.y.u.g.h.r.p.

batu dedi ki...

bostanci hikayesi geliyor aklima simdi... "emir'e selam soyleyin" anayasa dersi oncesi...

biletler bostanci'da mi satiliyordu? =))

Adsız dedi ki...

Ah ah ah... Şimdi öldüm ben... Bir yandan konseri göremediğim için kötü, ama öte yandan böyle güzel bir yazıyı okuduğum için mutluyum... Konser hakkında senin yazını okumasam da kimin okuyayım?

Selamlar,
Asi Rockçu :)

oky dedi ki...

bundan seneler evvel 18 yaş sınırının olduğu pentagram konserine gidebilmek için sahte kimlik bastığımız günner geldi aklıma :)

Tugc dedi ki...

guzeldir pentagram.. az dinlemisligim yoktur.

öml dedi ki...

efendi ki-soundcu olmayan metalci istiyoruz

electric eye saygıalr sevgiler.


yazan yıldız tilbe

amet dedi ki...

kıskandım...

Bahar dedi ki...

Pentagram'ı izleyebilmek için İstanbul yazdığını da öğrenmiş olduk bugün =)

Adsız dedi ki...

Bunları böyle güzel güzel yazdın da beni elemlendirdin be Emir'im..Eşeklik etmeyip geleydim dedim şimdi.

Emir Bey dedi ki...

emir : pentagram en iyiydi yahu bir de harbiye de verseler de gitsek keşke beraber.

batu : çok şükür benim için gitmemişler orlara öyle olsaydı vicdan azabı da çekecektim mahcubiyetin yanında.

oktay ahmed : hocam her asi rockçu siz gibi olsa keşke onların asiliği ne olduğu belirsiz müzikler dinleyip kaldırım dipelrine oturup zibidilik yapmak ne yazık ki =)

oky : delikanlı dinleyici sizin gibi olur efendim gerçekten helal olsun.

tuğçe : pentagram güzeldir ki hem de nasıl !

morbid : gördük nasıl kıvırdığını judas çalınca, demek ki sana judas konseri lazım, ki-sound !

amet : ben sizi de götüreceğim harbiyede çıkarlarsa. hoş gerçi zaten izmir e de gelecekler de.

eysean : :metalcismiley:

bahar : vallahi doğrusu öyle =)

Hanife dedi ki...

oh oh süper bir grup,süper bir müzik,süper arkadaşlar tabi sonuç olarak süper bir akşam ve süper bir yazı,ee daha ne olsun Paşam:)))yazıyı okurken kendimi konserde gibi hissettim birden,çok gerçekçi yazmışsın valla:))Pentagram'a da sonsuz saygılar hatta Sonsuz şarkılarını yine kendilerine armağan etmek istiyorum ben burdan:)))

Emir Bey dedi ki...

barış : gelecektin evladım, seni Melis Hanım' dan evvel aradım, annem sana da ısmarlardı dersin olmayaydı =)

hanife : Pentagram derim başka da bir şey demem :D

Jahrein dedi ki...

Hani böyle magazin programlarında "sen-atçı sen-atçı" derler ya...
Onların ben ...
Sanatçı dediğin bu adamlar işte!
Keşke ben de gidebilseydim konsere :'(
Gerçekten çok özendim şimdi pöff.

(cem köksal da dinleyin emir'in dediği gibi ^_^')
(judas priest de çalmışlar.Burunları havada değil adamların.Saygılılar da ...)

fijibaha dedi ki...

pentagram biraz buyumeye baslayınca her türk gencinin dinlemesi ve feyz alması gereken gruptur tek kaliteli turk esintili muzikdir
sozleriyle de cok basarılıdırlar

Emir Bey dedi ki...

felagund : adamlar her yönleriyle şahane !

fijibaha : gerçekten sözleri de müthiş daha yeni yeni dikkatle dinliyorum sözleri ve şaşırıyorum.

YALNIZLIK OKULU dedi ki...

ya bu topallık yüzünden ve ağrılar yüzünden gidemedim ağlayacam valla ama sen çok istiyordun emirim hatta senin istanbula geliş sebeblerindendi çok sevindim senin adına...

ben onları zamanında köprü altında çok dinledim ;))))

Emir Bey dedi ki...

yine verirler yine gideriz beraber ne olacak ki =)

Adsız dedi ki...

oha pentagram'a tapıyorum 4 şubat'ta da mükemmeldi. dehşet insanlar özellikle cenk ünnü.. pena müzik evi'ne bi kere girmiştim uzun zaman sonra tekrar geldiğimde beni hatırladı mükemmel bi insan yaa TAPIYORUUUUUUMM!!!

pentagram